2018'i Şekillendirecek Dijital Trendler

Bir sonraki dijital teknoloji dalgası yolda ve akıllı telefonlar kadar çarpıcı bir şekilde hayatımızı değiştirmeyi vaat ediyor. Mobil cihazları kullanma biçimimizi değiştiren chatbot'lar, artırılmış gerçeklik ve video teknolojileri bu yılın çok hareketi geçeceğinin habercisi.

Yapay zeka ve chat botları

Yapay zeka (AI) ve chat bot'ları, önümüzdeki yıl olgunlaşmaya devam edecek ve karmaşık görevleri yerine getirmek her zamankinden daha kolay hale gelecek. Makine öğrenimi (programlanmadan tecrübelerden öğrenilen bilgisayar sistemleri) ve AI, doğal dil işleme teknolojisiyle, cihazlarla ve uygulamalarla, normal cümlelerimizle konuşmamızı veya yazmamızı sağlıyor.

Robot danışmanlar, çeşitli hizmetlerde zaten kullanılan ve popüler olan bir uygulama. Bir web sitesinde veya mobil uygulamada, tavsiye veren akıllı botlar, önümüzdeki yıl hiç olmadığı kadar popüler hale gelecek. Araştırma şirketi Gartner, 2020 yılına kadar bu gibi chatbot uygulamalarının tüm müşteri hizmetleri etkileşimlerinin% 85'ini gerçekleştireceğini öngörüyor. Akıllı telefonların sanal asistanları da giderek daha popüler hale geliyor. Bunun bir örneği olan Google Asistan ile sadece sesinizi kullanarak, en yakındaki restoranı tarif etmesini, mesaj göndermesi ya da randevuları kontrol etmesini isteyebilirsiniz.

Çok yakın bir gelecekte yeni bir çamaşır makinesi için öneriler ya da teknik destek almak için çeşitli chat bot'ları kullanacağız. Cep telefonlarındaki sanal asistanlar ise her zamankinden daha güçlü hale gelecek ve daha fazla görevi otomatikleştirmemize izin verecek. Örneğin, Google Asistan'ın sadece restoranının nerede olduğunu söylemekle kalmadığı, aynı zamanda rezervasyon da yapabileceği günler çok uzakta değil!

Artırılmış ve sanal gerçeklik

Araştırmalar artırılmış ve sanal gerçeklik (AR / VR) uygulamalarının küresel ölçekte 2017'de 9,1 milyar dolardan gelecek yıl 17,8 milyar dolara, neredeyse iki katına çıkacağını öngörüyor. Cisco'ya göre internetteki AR / VR trafiği 2016 ve 2021 arasında 20 kat artacak. Her iki teknoloji de birkaç yıldır farklı şekillerde gelişiyor ve şirketler sanal gerçeklik uygulamalarını kendi platformlarına uyarlayabilecek yeni ve pratik kullanım alanları bulmaya çalışıyor.

Tüketici tarafındaki VR teknolojisine gelince, teknoloji hala pahalı ve oyun amaçlı kullanım pazara hakim. Bugün tüketicilerin, gerçek bir VR deneyimini elde etmek için pahalı ve özel donanımlar almaları gerekiyor. Ekipmanların fiyatları 2018'de düşecek gibi görünürken, akıllı telefon üreticilerinin VR kulaklıkları da ucuzlayacak. Uygulamalar daha çeşitli hale gelirken, pazara sunulan, eğitim, simülasyon, sanal turizm ve eğlence uygulamalarının eğlenceli ve işlevsel bir karışımını göreceğiz.

2018'de teknoloji, birkaç sene önce piyasaya sunulan Pokemon Go AR oyunu ve Snapchat için AR objeleri gibi çılgın uygulamaların popülaritesi üzerine kurulacak görünüyor. Üstelik heyecan verici uygulamalar da başlıyor. Örneğin Google Translate uygulamasında, fotoğraf makinenizi yabancı bir dildeki (örneğin bir sokak ismi) tabelaya yönlendirdiğinizde, çeviriyi ekranınızda görüntülemenizi sağlayan mükemmel bir AR özelliği var.

2018 yılında sanal ve artırılmış gerçeklik alanında, pazarlamadan kurumsal eğitime kadar geniş bir alanda ilerleme kaydedilmesini bekleyebiliriz. Android için AR uygulamaları oluşturmak için kullanılan Google'ın ARCore araçları, büyümeye oldukça yardımcı olacak. Aslında bir kameraya ve  Nougat sonrası işletim sistemine sahip olan her Android akıllı telefon, gelişmiş AR uygulamaları için zaten hazır durumda diyebiliriz. Android artırılmış gerçeklik uygulamalarının geliştirilmesini kolaylaştıran ARCore isimli bir platformu kullanıyor. Böylece telefonun dünyaya göre konumunu anlamak ve izlemek için hareket takibi, düz yatay yüzeylerin boyut ve yerlerini tespit etmek için çevresel algılama, ışık tahmini ile telefonun ortamın mevcut ışık koşullarını göre ayarlanması gibi AR özellikleri hali hazırda kullanılıyor.

IoT Nesnelerinlerin İnternet'i

Gartner, bugün internette 8,4 milyardan fazla ağa bağlı cihaz olduğunu ve bir yıl öncesine göre %30'den fazla büyüme gerçekleştiğini söylüyor. Güvenlik kameraları, sensörler, sokak lambaları, duman dedektörleri gibi çok geniş bir yelpazede binlerce akıllı ürün evlerde, şehirlerde, ofislerde, otomobillerde ve fabrikalarda devreye giriyor. Bu cihazlar kendilerini ve çevreyi (örneğin sıcaklık veya GPS konumu) izleyebilir ve bu verileri diğer cihazlar ve hizmetler ile paylaşabilir.

İşlemleri otomatikleştirmek için bu verileri kullanabilirler; örneğin, raf sensörü, stok bittiğinde envanter isteyebilir ve daha iyi kararlar almak için insanlara gerçek zamanlı veriler sunabilirler. Örneğin, bir atölye yöneticisi makineler, çalışma süreleri ve olası bakım sorunları hakkında bilgi alabilir. Böylece şirketlerin, operasyonel maliyetleri düşürmesine ve verimliliği arttırmasına olanak tanınabilir.

Görsel arama

Görüntü tanıma gibi teknolojilerin gelişmesiyle yakından ilişkili olan görsel arama ile akıllı telefonunuzun fotoğraf makinesini bir sanat eseri, bina, ev eşyası veya arabanızın bir parçasına yönlendirmeniz yeterlidir. Görsel arama uygulaması gelişerek, nesneyi tanımlayacak ve satılan bir ürünse sizi çevrimiçi olarak satın alabileceğiniz sitelere yönlendirecektir.

Google şu anda Google Lens özelliğiyle görsel aramayı deniyor. Pinterest'in, Pinterest Lens adı verilen benzeri bir özelliği var. Amazon'un CamFind uygulaması ise alışveriş yapanların bir nesnenin fotoğrafının çekerek, Amazon envanterindeki ürünleri bulmalarına yardımcı olmayı hedefliyor.

Gittikçe daha fazla video

İnsanlar giderek daha fazla video içeriği, online olarak, özellikle de mobil cihazlar üzerinden izliyor. Cisco'nun araştırmasına göre IP video trafiğinin, 2021 yılına kadar tüm tüketici internet trafiğinin% 82'si olacağı ve canlı internet videolarının, 2020'den 2021 yılına kadar internet video trafiğinin %13'ünü oluşturacağı öngörülüyor.

Facebook, YouTube ve Instagram gibi sosyal medya ağlarının tamamı canlı yayın uygulamalarını başlattı ve uygulama tüketiciler kadar markalar arasında da hızla büyüyor. İnsanlar konserler ve tatiller gibi deneyimlerini arkadaşlarıyla ve aileleriyle gerçek zamanlı olarak paylaşmaya başlıyor.