EN ÇOK OKUNAN MAKALELER
Makaleler Yükleniyor...
E-BÜLTENİMİZE ABONE OLUN!
Sektördeki son haberleri takip etmek
için ücretsiz haftalık bültenimize
abone olun...
Sektörden İş Fırsatları
Güvenlik sektöründeki iş fırsatlarını buradan takip edebilirsiniz! Aradığınız kariyer fırsatları burada...
MAKALE DETAYI
Gece Görüşlü Güvenlik Kameraları
Kızılötesi kameralar ve avantajları
Güvenlik kameralarının en önemli işlevi net, keskin ve tamamen görünür görüntüler elde etmektir. Bazı koşullarda, standart güvenlik kameraları bu tür dinamik görüntüleri yakalayamaz. Örneğin gün ışığında muhteşem görüntüler elde edebilen bir kamerayla, gece saatlerinde görüntü elde edilemeyebilir.
Herhangi bir alanın gece olduğunda da izlenebilmesi için aydınlatılmış bir ortama ihtiyaç duyan gündüz kameralarının kullanılmaması önemlidir. Böyle bir kamera kullanıldığında herhangi bir yasadışı faaliyet söz konusu olduğunda, yetersiz görüntüler adli kanıt oluşturmayacaktır.
Bu gibi durumlardan kaçınmak için en yaygın çözüm kızılötesi güvenlik kamerası modelleridir. Düşük ışıklı kameralar olarak da bilinen IR güvenlik kameraları, gece görüş için, gün ışığından farklı olarak kızılötesi tayfı kullanır. CCTV kameraları, görüntü üretmeye görünür ışık veya kızılötesi ışınlar kameranın sensörüne çarptığı andan itibaren bağlar. IR yani kızılötesi ışınlar, görüntüleme açısından görünür ışıkla aynı olup, daha uzun dalga boyuna sahip olduklarından insan gözü ile görülmez. Ancak güvenlik kameraları her iki tür ışığı da görebilir.
Güvenlik kamerası sensörleri, insan gözünün algılayabileceği dalga boyuna kıyasla, çok daha geniş bir uzunluğu algılayabilir. Ancak gerçek renklere sahip bir video oluşturulabilmesi için IR özelliğinin dengelenmesi gerekir. Bu nedenle sensöre bir IR kesme filtresi dahil edilir. Renkli kameralar teknolojileri itibariyle IR aydınlatmaya beraber kullanılmak için tasarlanmamıştır. Bu nedenle Day/Night kameralar gece olup tek renge geçildiğinde, IR filtresi değişir
Düşük ışık IR kameraları, farklı şekillere ve türlere sahip olabilir. Genelde termal görüntüleme ve ileri seviye FLIR kameralarla sıkça karıştırılır. IR kamera ile termal görüntüleme arasındaki fark, IR kamerada IR kesme filtresi ile hem gece hem de gündüz net görüntülerin elde edilebilmesidir. Bununla birlikte termal görüntüleme kameraları ise alandaki ısı farklılıklarını haritalayarak görüntü oluşturur. Güvenlik video uygulamaları için düşük ışık IR kameraları daha etkili yapan şey, alan görüntüsünü ayrıntılarıyla sunmasıdır. Termal görüntülemede ise sadece ısı farkları dikkate alındığından, örneğin bir saldırganın yüzü belirlenemez.
IR kameralarda mesafe en önemli unsurlardan biridir. Birçok kurulumda, büyük bir alanı tek kamera ile izlemek için geniş açılı kameralar kullanılır. Gündüz koşullarında kamera, alanı tamamen kapsayabilir. Ancak gece olduğunda, örneğin kişi kameranın IR aydınlatma mesafesi içinde değilse, görüntü elde edilebilir ancak kişinin açıkça tanımlanması mümkün değildir. Gece görüş kameraları, karanlıkta görünür yakalama özelliğine sahip olmalarına rağmen yine de farklı ışık kaynakları kullanılabilir. Örneğin, hafif bir aydınlatma kullanmak kameranın uygun aydınlatma ile çekimi yapmasını sağlayabilir.
Düşük ışık kameralarına sahip olmak tam olarak gece çekimleri yapmak için herhangi bir ışığa ihtiyacınız olmadığı anlamına gelmez, ancak yine de bu gece görüş güvenlik kameraları güvenliği sağlamak için çok sayıda kanıt sağlanabilir.
Gece görüş kamerası kullanıldığında kızılötesi aydınlatmanın, alanı düzgün bir şekilde aydınlatabilecek kadar güçlü olması gerekir. Genellikle bir kızılötesi kameranın menzili 5m ile 50m arasındadır. Burada göz önüne bulundurulması gereken en önemli nokta, bu aralıklarda kameranın görüntüleri yakalayabilmesine karşın, görüntülerin kalitesinin yüz tanıma için elverişli olmasıdır. Örneğin, kameranın kurulacağı yerden 20 metre mesafedeki bir nesneyi veya kişiyi izlemeniz gerekiyorsa, maksimum 30 metre veya daha fazla mesafeye sahip bir kamera tercih edilmesi gerekir.
Bununla birlikte kameraların gereğinden daha fazla IR aydınlatmaya sahip olmaması gerekir. IR olması gerekenden daha fazla olduğunda görüntü kalitesi etkilenebilir. İşin aslı, kızılötesi kameraların büyük bir bölümünde IR parlaklık ayarlama özelliğinin bulunmamasıdır. Yani, kamera çok güçlü bir kızılötesi özelliğiyle, çok iyi bir menzil içeriyorsa, kameraya çok yakın duran bir kişi görüntülerde mükemmel bir şekilde görünmeyecektir. Böyle bir durumda görüntüler aşırı parlak olabilir.
Genellikle gece görüşlü düşük ışıklı kameralar, görüntünün merkezini daha fazla aydınlatmak için yerleşik bir odak özelliğine sahiptir. Bunun dezavantajı odak dışında kalan alanın yüksek kaliteli olarak görüntülenememesidir. Bu durumda, çekilen videonun köşelerinin odak merkezi kadar aydınlık olmayacağı da unutulmamalıdır.
Son olarak yüksek gece görüşü için kamera görünümünün, istenmeyen herhangi bir nesne tarafından engellememesidir. Örneğin, bir ağaç dalı veya benzer bir nesne kameraya çok yakınsa, gece görüşünü etkileyebilir ve kamera otomatik olarak nesneye odaklanarak aydınlatmaya çalışabilir.
Herhangi bir alanın gece olduğunda da izlenebilmesi için aydınlatılmış bir ortama ihtiyaç duyan gündüz kameralarının kullanılmaması önemlidir. Böyle bir kamera kullanıldığında herhangi bir yasadışı faaliyet söz konusu olduğunda, yetersiz görüntüler adli kanıt oluşturmayacaktır.
Bu gibi durumlardan kaçınmak için en yaygın çözüm kızılötesi güvenlik kamerası modelleridir. Düşük ışıklı kameralar olarak da bilinen IR güvenlik kameraları, gece görüş için, gün ışığından farklı olarak kızılötesi tayfı kullanır. CCTV kameraları, görüntü üretmeye görünür ışık veya kızılötesi ışınlar kameranın sensörüne çarptığı andan itibaren bağlar. IR yani kızılötesi ışınlar, görüntüleme açısından görünür ışıkla aynı olup, daha uzun dalga boyuna sahip olduklarından insan gözü ile görülmez. Ancak güvenlik kameraları her iki tür ışığı da görebilir.
Güvenlik kamerası sensörleri, insan gözünün algılayabileceği dalga boyuna kıyasla, çok daha geniş bir uzunluğu algılayabilir. Ancak gerçek renklere sahip bir video oluşturulabilmesi için IR özelliğinin dengelenmesi gerekir. Bu nedenle sensöre bir IR kesme filtresi dahil edilir. Renkli kameralar teknolojileri itibariyle IR aydınlatmaya beraber kullanılmak için tasarlanmamıştır. Bu nedenle Day/Night kameralar gece olup tek renge geçildiğinde, IR filtresi değişir
Düşük ışık IR kameraları, farklı şekillere ve türlere sahip olabilir. Genelde termal görüntüleme ve ileri seviye FLIR kameralarla sıkça karıştırılır. IR kamera ile termal görüntüleme arasındaki fark, IR kamerada IR kesme filtresi ile hem gece hem de gündüz net görüntülerin elde edilebilmesidir. Bununla birlikte termal görüntüleme kameraları ise alandaki ısı farklılıklarını haritalayarak görüntü oluşturur. Güvenlik video uygulamaları için düşük ışık IR kameraları daha etkili yapan şey, alan görüntüsünü ayrıntılarıyla sunmasıdır. Termal görüntülemede ise sadece ısı farkları dikkate alındığından, örneğin bir saldırganın yüzü belirlenemez.
IR kameralarda mesafe en önemli unsurlardan biridir. Birçok kurulumda, büyük bir alanı tek kamera ile izlemek için geniş açılı kameralar kullanılır. Gündüz koşullarında kamera, alanı tamamen kapsayabilir. Ancak gece olduğunda, örneğin kişi kameranın IR aydınlatma mesafesi içinde değilse, görüntü elde edilebilir ancak kişinin açıkça tanımlanması mümkün değildir. Gece görüş kameraları, karanlıkta görünür yakalama özelliğine sahip olmalarına rağmen yine de farklı ışık kaynakları kullanılabilir. Örneğin, hafif bir aydınlatma kullanmak kameranın uygun aydınlatma ile çekimi yapmasını sağlayabilir.
Düşük ışık kameralarına sahip olmak tam olarak gece çekimleri yapmak için herhangi bir ışığa ihtiyacınız olmadığı anlamına gelmez, ancak yine de bu gece görüş güvenlik kameraları güvenliği sağlamak için çok sayıda kanıt sağlanabilir.
Gece görüş kamerası kullanıldığında kızılötesi aydınlatmanın, alanı düzgün bir şekilde aydınlatabilecek kadar güçlü olması gerekir. Genellikle bir kızılötesi kameranın menzili 5m ile 50m arasındadır. Burada göz önüne bulundurulması gereken en önemli nokta, bu aralıklarda kameranın görüntüleri yakalayabilmesine karşın, görüntülerin kalitesinin yüz tanıma için elverişli olmasıdır. Örneğin, kameranın kurulacağı yerden 20 metre mesafedeki bir nesneyi veya kişiyi izlemeniz gerekiyorsa, maksimum 30 metre veya daha fazla mesafeye sahip bir kamera tercih edilmesi gerekir.
Bununla birlikte kameraların gereğinden daha fazla IR aydınlatmaya sahip olmaması gerekir. IR olması gerekenden daha fazla olduğunda görüntü kalitesi etkilenebilir. İşin aslı, kızılötesi kameraların büyük bir bölümünde IR parlaklık ayarlama özelliğinin bulunmamasıdır. Yani, kamera çok güçlü bir kızılötesi özelliğiyle, çok iyi bir menzil içeriyorsa, kameraya çok yakın duran bir kişi görüntülerde mükemmel bir şekilde görünmeyecektir. Böyle bir durumda görüntüler aşırı parlak olabilir.
Genellikle gece görüşlü düşük ışıklı kameralar, görüntünün merkezini daha fazla aydınlatmak için yerleşik bir odak özelliğine sahiptir. Bunun dezavantajı odak dışında kalan alanın yüksek kaliteli olarak görüntülenememesidir. Bu durumda, çekilen videonun köşelerinin odak merkezi kadar aydınlık olmayacağı da unutulmamalıdır.
Son olarak yüksek gece görüşü için kamera görünümünün, istenmeyen herhangi bir nesne tarafından engellememesidir. Örneğin, bir ağaç dalı veya benzer bir nesne kameraya çok yakınsa, gece görüşünü etkileyebilir ve kamera otomatik olarak nesneye odaklanarak aydınlatmaya çalışabilir.
Bu Makalenin Yorumları
Yorum Yazın
Yorum Yazın